Kiralık bir araçla çıktığınız tatilde veya iş seyahatinde, aklınıza bile gelmeyen bir şey olur: ciddi bir kaza yaşanır ve araç “pert” ilan edilir. Yani araç, onarılamayacak kadar büyük bir hasar almıştır veya onarım maliyeti, aracın piyasa değerinin üzerine çıkmıştır. Böyle bir durumda hem kullanıcı hem de kiralama firması için karmaşık bir süreç başlar.
Panik yapmadan önce araç kiralama sözleşmenizdeki maddeleri ve hangi sigortaların devreye gireceğini bilmek işinizi kolaylaştırır. Özellikle rent a car kaskosu, trafik sigortası ve sürücü hataları gibi konularda bilgi sahibi olmak, hem hukuki hem de maddi olarak kendinizi güvenceye almanız açısından önemlidir.
Kiralık araç pert olursa ne demek?
“Kiralık araç pert oldu.” ifadesi, aracın geçirdiği kazadan sonra onarılamayacak ölçüde hasar gördüğü veya tamir masrafının araç değerini aştığı anlamına gelir. Bu durumda araç, trafik sigortaları ve rent a car kaskosu kapsamında “pert” (tam ziya) olarak değerlendirilir. Pert durumu, yalnızca aracın fiziksel durumu değil, aynı zamanda sigorta şirketinin mali analizine dayalı olarak da belirlenir.
Pert kararı, genellikle sigorta eksperlerinin hazırladığı rapora göre alınır. Eğer onarım masrafı, aracın rayiç bedelinin yüzde 70-80’inden fazlaysa araç perte ayrılır. Bu noktada sigorta şirketi, kiralama firmasına aracın güncel piyasa değerini öder. Kullanıcı ise sözleşme ve mevcut sigortalara göre değişen bazı sorumluluklarla karşılaşabilir.
Pert durumunda kullanıcı ne kadar sorumlu?
Kiralık bir araç perte çıktığında, yani tamir edilemeyecek ölçüde hasar gördüğünde, kullanıcıdan doğan sorumluluk; kazanın oluş şekline, kiralama sözleşmesindeki maddelere ve sigorta kapsamına göre değişiklik gösterir. Birçok araç kiralama firması, filodaki araçlarını özel olarak hazırlanmış rent a car kasko poliçeleriyle güvence altına alır. Bu tür bir sigorta mevcutsa ve kullanıcı da trafik kurallarına uygun şekilde aracı kullanıyorsa, genellikle yalnızca poliçede belirtilen muafiyet bedeli kadar sorumluluk doğar.
Ancak kazanın oluş nedenleri burada kritik rol oynar. Eğer kaza; alkol, uyuşturucu, aşırı hız ya da ciddi trafik ihlalleri gibi kullanıcı hataları nedeniyle gerçekleşmişse, sigorta teminatı dışı kalabilir. Aynı şekilde aracı, sözleşmede ismi geçmeyen bir kişinin kullanması da sigorta geçerliliğini ortadan kaldırabilir. Bu gibi durumlarda kiracı, aracın tamamının maddi bedelini, çekici ve otopark masraflarını, hatta aracın pert süreci boyunca firmanın uğradığı gelir kaybını bile ödemek zorunda kalabilir.
Sigorta poliçesinin varlığı tek başına yeterli değildir. Kiracı, kazaya karıştığında hem poliçedeki özel şartlara hem de kiralama sözleşmesinin maddelerine uygun davranmalıdır. Bu yüzden kiralama sürecinde tüm bu detayların dikkatle okunması, özellikle sigorta muafiyeti, kapsam dışı haller ve kullanıcı yükümlülükleri gibi konuların netleştirilmesi büyük önem taşır.
Kiralık araçlarda hangi sigortalar geçerlidir?
Kiralık araçlarda geçerli olan sigorta türleri, hem yasal yükümlülükleri hem de kullanıcıya sunulan güvence seçeneklerini kapsar. Araç kiralayan kişi ya da kurum, bu sigortaların kapsamını ve istisnalarını önceden bilmelidir. Aksi halde beklenmedik bir durumda ciddi mali sorumluluklarla karşı karşıya kalabilir.
Zorunlu trafik sigortası
Her motorlu araçta olduğu gibi kiralık araçlar da Türkiye Cumhuriyeti Karayolları Trafik Kanunu’na göre zorunlu trafik sigortasına sahip olmak zorundadır. Bu sigorta, bir kazada karşı tarafa verilen maddi ve bedeni zararları güvence altına alır. Ancak kendi aracınızda oluşan hasarları ya da kiracı olarak sizin uğrayacağınız zararları karşılamaz. Bu yüzden yalnızca minimum yasal güvenceyi sağlar.
Kasko (rent a car kaskosu) ve mini hasar sigortaları
Kiralık araçların çoğu, “rent a car kaskosu” adı verilen, özel hazırlanmış kasko poliçeleriyle korunur. Bu sigorta, aracın yanması, çalınması, sel/su baskını gibi doğal afetler ya da kazalar sonucu uğrayacağı zararları karşılar. Ancak bazı durumlar (örneğin alkollü araç
Buna ek olarak bazı firmalar, “mini hasar sigortası” ya da “küçük çarpma çizik sigortası” gibi paketlerle; tampon, dikiz aynası, far gibi bölümlerdeki küçük hasarları da poliçe kapsamına alabilir. Bu, kullanıcıya ekstra rahatlık sağlar.
Siz de güvenli, şeffaf ve konforlu bir araç kiralama deneyimi yaşamak için QCAR Mobilite’yi tercih edin! İster ekonomik ister lüks segmentte olsun, ihtiyaçlarınıza en uygun aracı şimdi kolayca kiralayın. Hemen araç kiralayın ve güvenle yola çıkın.
Aracın sigortası pert durumunu kapsar mı?
Araç kiralama şirketlerinin büyük çoğunluğu, araçlarını rent a car kaskosu olarak bilinen özel bir sigorta türüyle güvence altına alır. Bu sigorta, kiralık aracın çalınması, yanması ya da kazaya karışarak kullanılamaz hale gelmesi gibi durumlarda belirli koşullar altında teminat sağlar. Ancak “pert” olarak değerlendirilen durumlar, her zaman sigorta kapsamında yer almayabilir.
Pert durumunun sigorta tarafından karşılanabilmesi için öncelikle kazanın sigorta poliçesinde belirtilen şartlara uygun olarak gerçekleşmiş olması gerekir. Örneğin; kazanın alkollü araç kullanımı, trafik kurallarının ihlali ya da sözleşmede belirtilen sürücü dışındaki bir kişi tarafından kullanımı gibi durumlarda gerçekleşmesi halinde, sigorta devre dışı kalabilir. Ayrıca bazı poliçelerde, pert durumları için özel muafiyetler ve üst limitler belirlenmiştir. Bu da sigorta şirketinin ödeyeceği tutarın sınırlandığı anlamına gelir.
Kullanıcı açısından bu durumun önüne geçmenin en iyi yolu, kiralama öncesi sigorta detaylarını dikkatlice incelemek, varsa muafiyet bedellerini öğrenmek ve herhangi bir kazada nasıl bir sürecin işleyeceğini önceden öğrenmektir.
Sigorta yoksa ya da geçerli değilse ne olur?
Kiralık aracın perte çıkması halinde, eğer araç sigortasızsa veya sigorta poliçesi kazayı kapsamıyorsa, tüm maddi sorumluluk doğrudan kiracıya ait olur. Bu durumda aracın mevcut piyasa değeri üzerinden hesaplanan zarar, kullanıcıdan tahsil edilir. Özellikle lüks araç kiralama söz konusuysa bu tutar oldukça yüksek olabilir.
Sigortanın geçersiz sayılabileceği durumlar arasında şu senaryolar öne çıkar: alkollü araç kullanımı, hız limitinin aşılması, kasıtlı zarar verme, kiralama sözleşmesinde belirtilen sürücüler dışındaki kişilerin aracı kullanması, ehliyetsiz kullanım, trafiğe kapalı alanda araç kullanımı gibi ihlaller. Bu tür durumlarda sigorta devre dışı kalır ve tüm yükümlülük kiracıya ait olur. Bu nedenle kiralama öncesinde sigorta kapsamı ve özel şartlar mutlaka dikkatlice okunmalıdır.
Sürücü olarak haklarınız ve yükümlülükleriniz neler?
Araç kiralama hizmetinden faydalanan sürücüler, kiraladıkları araç ile ilgili bazı yasal haklara sahip olsalar da, aynı zamanda önemli yükümlülükleri de yerine getirmek zorundadır. Bu yükümlülükler, hem kiralama sözleşmesinde hem de ilgili trafik ve sigorta mevzuatlarında açıkça belirtilmiştir. Bu nedenle kullanıcıların yalnızca aracı teslim almakla kalmayıp sözleşme ve sigorta kapsamını dikkatlice okumaları, büyük önem taşır.
Poliçe kapsamı dışında kalan hasarlar nelerdir?
Araç kiralama şirketlerinin sunduğu sigorta poliçeleri genellikle belirli teminatlar sunar. Ancak bazı hasarlar bu teminat kapsamına girmez. Örneğin;
Lastik, cam, far gibi parçaların tek başına zarar görmesi (sigorta dışı bırakılmış olabilir),
- İç döşemeye, koltuklara veya aracın mekanik aksamına kasıtlı veya ihmal sonucu verilen zararlar,
- Araç altı hasarları (örneğin çukura düşme sonucu oluşan hasar),
- Anahtar kaybı, yanlış yakıt dolumu gibi kullanıcı kaynaklı durumlar,
Doğal afet, terör olayları veya toplumsal olaylar sonucu oluşan hasarlar (sigorta poliçesine bağlı olarak değişkenlik gösterir),
gibi durumlar sigorta kapsamında değerlendirilmeyebilir ve kullanıcıdan tahsil edilebilir. Bu nedenle araç kiralama sırasında sunulan “ek teminat paketleri” de dikkatle değerlendirilmelidir.
Alkol, uyuşturucu ya da ehliyetsiz kullanım durumlarında ne olur?
Kiralık araçla gerçekleştirilen kazalarda, sürücünün trafik kurallarına uymaması halinde sigorta koruması geçersiz sayılabilir. Özellikle aşağıdaki durumlar ağır sonuçlar doğurur:
Alkol veya uyuşturucu etkisi altındayken araç kullanılması,
- Ehliyetsiz kişilerin aracı kullanması,
- Aracın sözleşmede yer almayan bir kişi tarafından sürülmesi,
Hız limitinin ciddi şekilde aşılması ya da yarış gibi yasadışı amaçlarla kullanım,
sigorta teminatını tamamen geçersiz kılar. Bu durumda araçta oluşan tüm zarar, varsa karşı tarafa verilen maddi-manevi tazminatlar ve diğer tüm masraflar doğrudan kullanıcıya rücu edilir. Ayrıca bu tür ihlallerin hukuki yaptırımları da bulunur.
Kullanım şartlarını ihlal etmenin sonuçları
Araç kiralama sözleşmeleri, kiralama süresi, kullanım şekli ve iade koşulları gibi birçok detayı içerir. Bu şartlara uyulmaması, hem sigorta geçerliliğini ortadan kaldırabilir hem de kullanıcıyı cezai bedellerle karşı karşıya bırakabilir. Örneğin;
Aracın kiralanan şehir dışına çıkarılması ama sözleşmede buna izin verilmemiş olması,
- Aracın zamanında teslim edilmemesi,
- Aracın ticari faaliyetlerde ya da yük taşıma gibi amacı dışında kullanılması,
Araç kilometresinin belirlenen sınırı aşması (bazı firmalar bu duruma ceza uygular),
bu tür ihlaller, ek ödeme yükümlülükleri doğurur ve bazı durumlarda kara listeye alınmanıza da neden olabilir.
Pert durumunda araç bedeli nasıl belirlenir?
Kiralık bir aracın perte çıkması durumunda, hasarın tazmini için öncelikle aracın rayiç bedelinin belirlenmesi gerekir. Bu süreç, kiralama şirketi ve sigorta firması tarafından yürütülen bir ekspertiz incelemesiyle başlar. Aracın modeli, yaşı, kilometresi, donanım durumu ve ikinci el piyasa değeri gibi unsurlar değerlendirilerek bir rayiç bedel belirlenir. Bu değer, sigorta tazminatının temelini oluşturur. Eğer aracın uğradığı hasarın maliyeti, rayiç bedelin yüzde 70 ila yüzde 80’ini aşıyorsa, araç perte çıkar. Bu durumda sigorta şirketi ödeme yapar ancak bu ödeme genellikle aracı kiraya veren firmaya aktarılır. Kullanıcı kusurluysa, ödenen bedel kendisinden talep edilebilir. Bu nedenle sigorta poliçesi ve kiralama sözleşmesinin detayları kritik öneme sahiptir.
İkame araç verilir mi?
Pert olan kiralık araç yerine ikame araç verilip verilmeyeceği, büyük oranda kiralama sözleşmesinin içeriğine bağlıdır. Bazı firmalar, özellikle uzun dönemli kiralamalarda veya tam kapsamlı sigorta paketleri tercih edilmişse, geçici olarak yeni bir araç tahsis edebilir. Bu uygulamaya “ikame araç hizmeti” denir. Ancak bu hizmet, her zaman standart paketlere dahil değildir. Eğer kullanıcı sözleşmede bu hizmeti almamışsa ya da kazada tamamen kusurluysa, firmanın ikame araç sağlama yükümlülüğü bulunmayabilir. Bu nedenle kullanıcıların kiralama öncesinde sözleşmeyi dikkatle incelemeleri, alternatif araç imkanı hakkında bilgi almaları önemlidir.
QCAR Mobilite ile güvenli kiralama deneyimi
QCAR Mobilite, müşterilerine yalnızca araç kiralama hizmeti değil, aynı zamanda güvenli ve şeffaf bir kullanıcı deneyimi sunar. Tüm araçlarında geçerli sigorta güvenceleri bulunur ve kiralama öncesinde müşterilere açık, net sözleşme koşulları sunulur. Bu sayede olası hasar durumlarında nasıl bir süreç işleyeceği kullanıcı tarafından önceden bilinir. Ekonomik sınıftan lüks segmentlere kadar geniş bir araç filosuna sahip olan QCAR Mobilite, farklı bütçelere ve beklentilere hitap eder. Ayrıca hasar veya acil durumlar karşısında devreye giren destek hattı ve süreç yönetim ekibiyle de kullanıcıların yanında olur. Bu yönüyle QCAR Mobilite, yalnızca bir araç kiralama firması değil, aynı zamanda müşteri odaklı güvenli bir mobilite partneridir.